Geçtiğimiz günlerde meydana gelen İstanbul Silivri açıklarındaki büyük depremi analiz etmek için yapılan Kandilli Rasathanesi televizyon canlı yayını esnasında bir deprem daha meydana geldi. Deprem sonrası konuşan Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Haluk Özşener olası büyük İstanbul depremi hakkında konuştu.
Ülkemizde deprem denilince akıla gelen ilk Kandilli Rasathanesi gelir. Ülkemizde 1868 yılından Rasathane-i Amire adı ile kurulan ve günümüzde hala daha hizmet veren Kandilli Rasathanesi bir canlı yayın ile geçtiğimiz günlerde yaşanan İstanbul ve çevresinde hissedilen deprem hakkında bilgilendirmede bulundu.
Canlı yayın sırasında da yaşanan depremler sonrası Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. haluk Özşener açıklamada bulundu. Sayın Özşener, “Şu anda da deprem oldu. Depremi hassas bir şekilde çözecekler. Orta segmentin üzerinde şu anda bir deprem görmüyoruz” ifadelerini kullandı. Sonrasında ise Büyük İstanbul Depremi için konuşan Özşener, “Ne zaman olacağını maalesef bilmiyoruz ama olacağını ve git gide yaklaştığını biliyoruz. Ancak zaman vermemiz mümkün değil” dedi.
Yakın geçmişe baktığımızda son 30 yılda gerçekleşen 4 ve 4,5 büyüklüğündeki depremlerin daha çok doğu ve batı segmentinde gerçekleştiğiniz söyleyen Özşener, orta segmentin 1766’da gerçekleşen büyük depremin yaşandığı bölge olduğunu da ekledi. Geçtiğimiz gün gerçekleşen 5.7’lik deprem ve artçılarının ana yan fayın kuzeyinde gerçekleştiğini, artçı şokların da güney yönünde ilerlediğini belirtti.
Prof. Dr. Haluk Özşener, 5.7 büyüklüğündeki deprem hakkında açıklamalarına şöyle devam etti: “Dün olan deprem 5.7 yine kuzeyde oldu ondan sonra olan artçıların biri ana fayda diğeri kuzeyde olan deprem. 7 gün 24 saat deprem aktivitesini izliyoruz. Bu depremlerin ne tarafa doğru hareket ettiğini de takip ediyoruz. Herhangi bir ekstra bir durum olduğu zaman örneğin ana faya yaklaşması gibi.”
Bir Sona Doğru Yaklaşıyoruz!
Özşener sözlerinin devamında, “Depremleri takip ediyoruz. Deprem aktivitelerin nereye doğru kaydığını ve ne ifade ettiğini çok yakından takip ediyoruz. Öncelikle Türkiye’nin deprem ülkesi olduğunu kabul etmemiz lazım. Bu gerçeği kabul ederken psikolojimizi de bozmamız gerekiyor. Bilemediğimiz tek şey depremin zamanı. Özellikle Marmara için de bir çok bilim insanı 1999 depreminin ardından bir sonraki depremin Marmara’da gerçekleşeceği. Depremin kaç büyüklüğünde olacağı ve ne zaman olacağı veya olmayacağı konusu halk önünde tartışılmamalı. Enerji birikiyor ve çıkacak. Bir sona doğru yaklaşıyoruz ama ne zaman olacağını bilmemiz mümkün değil. Şu saatte olacak şu gün olacak gibi konuları vatandaşlarımız gündeminden çıkarıp deprem bilincinde yaşaması gerekiyor. Git gide o sona yaklaştığımızı söyleyebilirim ama zaman vermemiz mümkün değil.” ifadelerini kullandı.
Yorumlar