Yıllardır ülke gündeminde olan bütün olayları takip edebilecek ve bunların sebeplerini düşünebilecek kapasiteye sahip bir insanım.

Türkiye’nin son on yıl içerisindeki gündem maddelerine bakacak olursak. Neredeyse hiç birinde ilerleme kat edemediğimizi görebileceğiz.

Her türlü önlem alınıyor ancak her zaman insan psikolojisi göz ardı ediliyor. Ortaya teoride atılan çözüm önerileri birkaç dökümandan ibaret kalıyor.

İnsanlar ile muhatap olan mesleklerde en önemli anahtar kelime “İletişim” olarak nitelendirilir. Eğer geniş insan kitlelerini bir sorunun çözüm sürecine dahil edecekseniz iletişimi hesaba katıp en uygun hale getirmelisiniz.

Kanunlarca suç olarak nitelendirilen davranışları, izleyenlerin istediği içerikleri seçemeyerek izlediği konveksiyonel televizyon kanalları aracılığıyla sergilerseniz, o insan psikolojisinin temellerini o davranışlar ile şekillenmiş olur.

Alkol veya tütün mamüllerinin üzerine bulanık sansür koyularak engel olunmaya çalışılması insan psikolojisinin fıtratına tamamen terstir. Zira insanlar gizlilik içeren ve hakkında detaya kolayca ulaşamadığı her türlü şeyi daha çok merak eder. Ayrıca yapılıyor olan davranışların şehvet ile yapılması da insanları o davranışa sürükler.

20 yıldır bulunan özel televizyon sektöründeki şehvetli şiddet sahneleri ülkemizde yer alan potansiyel bir takım canilerin bazı hadsizlikleri yapmasına sebep olmuştur.

BIRAKIN AÇIKLAYAYIM;

Bugüne kadar hiç bir şekilde alkol mamülü kullanmadım.

Bugüne kadar hiç bir şekilde tütün mamülü kullanmadım.

Bugüne kadar hiç bir canlıya doğrudan bilinçli şekilde zarar vermedim.

Bugüne kadar herhangi bir insanı rahatsız edecek hiç bir davranışta bulunmadım.

Yani işin içine herkesin daha net anlayabileceği bir dil katacak olursam, hayatımı tamamen RTÜK kurallarına göre yaşadım. Ama belki inanmazsınız hayatımın son 7 yıllık evresinde RTÜK kurallarının bulunduğu televizyonu hiç izlemedim.

Toplumun bu hale gelmesinin tek bir sorumlusu vardır. Kitleleri ekran başına kitlemeye yönelik girişimler sağlamak için rekabet sarhoşluğuna giren televizyon yapımcılarıdır. En çok şiddet içeren yapımı yapmak için yıllardır yarışan isimler bu topluma mal olmuş en büyük canilerdir.

Acilen Radyo ve Televizyon Üst Kurumu uzun vadede, günlük hareketlerimizde etkisi olan televizyon yapımlarına müdahale etmelidir. Ayrıca bizleri mecliste temsil eden, benim ve torunlarının geleceğini düşünen sayın milletvekillerimin konu ile ilgili kanun içerisinde düzenleme yapması gerekmektedir.